“`html

İstanbul Teknik Üniversitesi Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği Bölümü’nden 2018 yılında mezun olan Balca Yılmaz ve Çağlar Erat, kendi teknoloji firmalarını kurma yolunda ilk adımları attı. İzmir’de ufak bir atölye kiralayarak proje geliştirmeye başladılar.

İlk olarak, uzaktan kontrol edilebilen ve 360 derece görüntü elde edebilen bir su altı robotu geliştiren bu yetenekli mühendisler, projelerine TÜBİTAK’tan destek alarak hız kazandırdı.
Geliştirdikleri su robotu, bugün birçok hidroelektrik santralinde aktif olarak kullanılmakta.

Başarılarını taçlandırdıktan sonra farklı bir alana yönelen Yılmaz ve Erat, rüzgar türbini kanallarında karşılaşılan sorunları çözmek amacıyla harekete geçti. Rüzgar enerjisi sektöründeki firmalarla birebir görüşerek, türbin arızaları ve enerji kaybı hakkında derinlemesine bilgi edinmeye çalıştılar. Bu süreç, onlara erken uyarı sistemi geliştirme fikrini doğurdu.
Mühendisler, türbinlere entegre edilen mikrofonlar ve sensörler aracılığıyla kanatlardan gelen sesleri analiz eden, yapay zeka desteğiyle arızaları tespit eden bir cihaz tasarladılar.

Bu inovatif cihaza “Windrover” adını verdiler.
Cihaz, türbine montajı yapıldıktan sonra kanatların işlevselliğini dinleyerek izleyen bir sistem sunuyor. Eğer olası bir arıza tespit edilirse, bunu mobil uygulama üzerinden ilgili işletmeye aktararak daha büyük sorunların önüne geçilmesini sağlıyor.
Yılmaz ve Erat, bu ürünlerini Türkiye’nin yanı sıra Fransa, İngiltere, İspanya, İskoçya ve Almanya’da enerji üreten 500’den fazla rüzgar türbinine entegre etti.
“Avrupa pazarında genişlemeyi hedefliyoruz”
Balca Yılmaz, girişimcilik yolculuklarının üniversite yıllarına dayandığını vurguladı.
Üniversiteden mezun olduktan sonra kurdukları şirkette hidroelektrik santrallere hizmet eden su altı robotunu geliştirdiklerini belirtti.

Rüzgar türbinlerinin bakımında karşılaşılan teknoloji eksikliğini fark ettikten sonra bu alana yöneldiklerini ifade eden Yılmaz, “Cihazımız şu an Türkiye, Fransa, İtalya ve İskoçya’da 500’den fazla kullanıma sunuldu. 15 kişilik dinamik bir ekiple Avrupa’daki genişlememize odaklanmış durumdayız. Yatırımcılar, girişimciliğimizi ve projelerimizi görerek destek verdiler. Üniversite zamanında başlayıp bu seviyeye gelmek, bizim için büyük bir başarı” şeklinde konuştu.

“Cihaz, özel bir mikrofon sistemi ile donatıldı”
Çağlar Erat, bu türbinlerin zorlu coğrafi koşullara yerleştirildiğini ve bunun sonucunda kanatların hasar görme ihtimalinin bulunduğunu belirtti.

Kanatlardaki bu arızaların enerji verimliliğini olumsuz etkileyebileceğine dikkat çeken Erat, şöyle devam etti:
“Eğer zamanında müdahale edilmezse, oluşan zararın boyutu giderek büyüyebilir. Asıl amacımız rüzgar türbini kanatlarındaki arızaları mümkün olan en kısa sürede tespit edip bakım yapılmasını sağlamaktır. Cihazımız, özel bir mikrofon sistemine sahip. Sıcaklık, nem ve basınç sensörleri ile kanatların çıkardığı ses üzerinden analizler yapıyoruz. Yapay zeka destekli sistemimiz, kanatların normal çalışma düzeninde bir değişiklik olduğunda bunu bildirim olarak gerçekleştiriyor. Hasar durumu hakkında anında bilgilendirme sağlayarak, ülkemize bu tarz bir cihaz kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Ayrıca ihracat gerçekleştirmiş olmak bizim için büyük bir başarı.”

“Sistem, kendini kanıtladı”
Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Başkanı Alper Kalaycı, rüzgar türbinlerinin en kritik bileşenlerinin kanatlar olduğunu vurguladı.

Devamlı hareket halinde oldukları için ve dış hava koşullarının etkisi altında kaldıkları için kanatların ciddi yüklerle karşılaştığını belirten Kalaycı, şöyle ifade etti:
“Geliştirilen bu izleme sistemi sayesinde, muhtemel büyük hasarları daha küçükken tespit etmek ve gerekli önlemleri almak mümkün hale geliyor. Cihazın, yalnızca yerel pazarda değil, uluslararası projelerde de yer alması, sistemin etkinliğini ve değerini kanıtlamaktadır. İhracatımızın katma değeri yüksek teknolojilere yönlendirilmesi, ülkemiz açısından büyük bir kazançtır.”



“`